Yaşam çok belirsiz bir yer. Bu belirsizliğin zevk veren bir yanının olmasının yanında yorucu ve gelecek endişesi ile kaplandığımızda belimizi büken ve umudumuzu kıran bir yanı var. Bazen sadece bilmek istiyoruz. Birinin bize ‘Şu kadar sabredersen muradına ereceksin’ demesini umuyoruz. İşte alışkanlıklarla alakalı ortaya atıla 21 gün kuralı da tam olarak bu arzumuza hizmet ediyor. Dişini sık, 21 gün dayanırsan arzu ettiğin o alışkanlığı elde edebilirsin iddiası özellikle iyi bir alışkanlık elde etmek istiyorsak başımızı döndürebilir. Peki bu mitin gerçek bir yanı var mı?
21 gün kuralı ilk olarak 1950’li yıllarda bir doktorun gözlemi ile başlıyor. Dr. Maltz, estetik burun ameliyatı sonrası hastaların yeni görünümlerine 21 gün içerisinde alıştıklarını gözlemliyor. Dr. Maltz bu gözlemini bir kitapta yayımladı ve kitabı çok satarak bu mentalitesini tüm dünyanın diline dolamayı başardı. Fakat Dr. Maltz’ın gözleminin ardından yapılan bilimsel araştırmalar aksi sonuçlar ortaya koydu.
Avrupa’da yapılan bir çalışmada insanların bir alışkanlığı edinmede ne kadar süre harcadıkları araştırıldı. 96 katılımcıyla 12 hafta boyunca yapılan araştırma, 21 gün kuralından çok farklı sonuçlar ortaya koydu. Günde 2 litre su içmek, sabah uyandığında 15 dakika yoga yapmak gibi farklı alışkanlıkların edinim sürelerine baktıklarında ortalama olarak alışkanlığı edinmenin 2 ay sürdüğünü gördüler. Bu durum 21 günün iki katından bile daha fazla.
Bölümün başında bahsettiğimiz gibi bizim beyinlerimiz az enerji harcamaya yönelik ekonomik bir seviyede çalışır. Bu nedenle bizi kolayca motive eden 21 gün kuralları gibi kurallara tutunmak isteriz. Fakat yaşamdaki çoğu başarı gibi güzel bir alışkanlık edinmenin bedeli az buz değil. Başarmak için bıkmadan her gün o alışkanlığı iki ay hatta daha uzun süre devam ettirmeliyiz.
Comments